Fas asıllı Fransız yazar Leila Slimani'nin Goncourt ödülü alan kitabı "Hoş Nağme" farklı mecralarda da olsa modern yaşamın esiri olmuş iki kadının (Myriam ve Louise) hazin hikayesini anlatıyor. Paris'te yaşayan ve avukat olan, ancak iki çocukla evinin dört duvarı arasına sıkışıp kalan Fas asıllı Myriam ile onun işe başlamasıyla annelik ve ev hanımlığı rolünü kapan dadı Louise'in gelgitlerle dolu, kısa ama dokunaklı öyküsünü yazar edebi bir dille okuyucuya sunuyor. Hikayenin sonunu başından belli ediyor ki okuyucu son ana kadar sevecen ve becerikli dadı Louise'in nasıl olup da en çok değer verdiği "çocuklarını", hatta bir anlamda özgürlüğünü-geleceğini katletmiş olabileceğinin nedenlerini arıyor. Tabi bu yöntemin kitabın okunmasını güçleştiren bir rolü olduğu da söylenebilir, öyle ki karakterler-özellikle de Louise ile empati kurmakta zorlanıyorsunuz. Kitabın vurucu özelliklerinden biri de gerçek olaylardan esinlenilmiş olması. Okuması çok kolay değil, çevirisi orta düzeyde diye nitelendirilebilir. Adı içeriği yansıtmıyor diye çok eleştirilmiş. Sınıfsal ayrımlar ve yalnızlık duygusunun modern insanı bir canavar dönüştürebileceğini anlatan bu kitabı okumanızı öneriyorum.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder