27 Ocak 2019 Pazar

ERLEND LOE “ DOPPLER”


"Doppler" son dönemde okuduğum en başarılı romanlardan biri. Aslında 116 sayfalık bir novella, ama bir tarz, bir duruş. Norveç'in hatta son dönemlerde dünyanın en çok okunan yazarlarından biri Erlend Loe'nin sıkıcı kent yaşamından sıkılmış, kafa travmasıyla biraz da disinhibe olmuş, yani benliğini kontrol eden biyopsikososyal kementlerden kurtulmuş orta yaşlı bir adamın babasını kaybettikten sonraki yas ve uyum sürecini anlatan bu kitap insana yaşamını tekrar ve tekrar gözden geçirme fırsatı sunuyor. En çok da küçük çocuklarının defalarca izlediği çizgi filmler ile bunların müziklerinden nefret etmesi, yine de bunlara takılıp kalmasına bayıldım. Ebeveynlerin beynini yiyen o çocuk şeylerinin sinek vızıltısı gibi insanın beynine üşüşmesini çok iyi bildiğimden olabilir. Kentin rutininden kaçıp ormana sığınan bu adamın insanlığın tarih boyunca yaşadığı gelişim sürecine ve içsel dürtülerine boyun eğmek zorunda kalması çok üzücü. Yine de avcılık toplayıcılıktan takasa oradan da hırsızlığa giden ekonomik tutumları ile süt ve şeker karşısındaki yenilmişliği de oldukça sevimli. Şiddetle tavsiye ediyorum.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder